Bir problem var. Ne zamandır var olduğunu kestiremiyorum ama. Belki çocukluğumdan belki de dünden kalma bir problemdir,belli olmaz.
Nedir adalet?
''Adalet, hakkın gözetilmesi ve yerine getirilmesi anlamına gelir. Haklı ile haksızın ayırt edilmesi adaletle sağlanır.'' Peki ülkemizde bu şekilde midir adalet? Ya da kişilere göre nesnel midir artık adalet? Ne yaptık bizler adalet kavramına? Nereye gitti güvenlerimiz ? Neden derinden sarsıp güvenilmez yaptık?
Uzun zamandır aklımda bu sorular. Kendimce cevaplar bulmaya çalıştım. İnsanların görüşlerini dinledim ama sorunun ana temeline ulaşamadım. Ancak yeter artık dememi sağlayacağım olayı bundan tam 3 hafta önce yaşadım. Belki görünürde bu kadar da önemli bir sorun değil,aşılabilecek bir sorundu kimilerine göre belki de kimilerine göre susup oturmam gerekirdi. Hayır arkadaşım,hayır. Ben susup oturamıyorum. Kimse susup oturmamalı çünkü. Neden bilmiyorum ama toplumumuzda karşı taraftaki bir güç esip gürlediği zaman ''boyun eğme'' kavramı gelişmiş. Ve ben buna katlanamıyorum. İşte bu yüzdendir ki son zamanlarda yaşananlarda baş kaldıran insanların yanında oldum hep. Kavga,dövüş değil mesele. Mesele insanların sesini çıkarıp hakkını aramasıdır. Tarafın,düşüncen,hayatın bunlar önemli değil. Önemli olan ''bunun zaten sesi çıkmıyor isteğimizi yaptırırız'' türde ki insanlardan olmamak.
Ben sesimi çıkartmaya devam ediyorum. Çünkü biliyorum ki boyun eğmiş kişi olmak sesimi çıkardığım için insanların saçma bakışlarına maruz kalmaktan daha kötü. Bunun bilincinde olarak hakkımı arıyorum. Bugün yarın yıllar sonra da aynısını yapacağım.
Herkes elinden geleni yapmalı. İlk denemen de sonuca ulaşamasan bile devam et. Çünkü adalet öncelikle kendi içinde başlar insanın.
Bizler doğuştan sahip olduğumuz haklarımıza sahip çıkmalıyız. 1-2 kişiyle olacak şeyler değil bunlar demeyin. Bugün bir kişinin farkında olması ve başkalarının farkında olmasını sağlamak demek yavaş yavaş büyüyen adalet kokusu demektir.
Yukarıda bir soru sormuştum : Ne yaptık bizler adalet kavramına? Nereye gitti güvenlerimiz?
İnsanlığımızı kaybettik çünkü bizler. Hep diyoruz ya insanlık öldü diye. Aynen öyle oldu sevgili okur. Daha önce dediğim gibi bana göre adalet önce insanın kendi içinde başlar. Kanunların yanında vicdanla da alakalıdır biraz. Ve bizler vicdanlarımızı unutmuş sadece hayat gayesi peşinde koşmaya başlamışız. Vicdanlarımızla birlikte adalet kavramını ve güven gibi kelimeleri hayatımızın bir kenarına itmişiz.
İnsanların çoğu hayatını ses çıkarmak yerine kabul ederek geçiriyor. Birinde farkındalık yaratmak bu kavramlar için önemli adımlar atmak demektir. Tek ricam lütfen,boyun eğmeyin. Haklarınıza korkmadan sahip çıkın.
-Ö
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder